turk.jpg

SiiRLERiM 2

ANASAYFA
HAYATIM
SiiRLERiM 1
SiiRLERiM 2
FOTO GALERi
SESLi SiiR
RESiMLi SiiR
TURKUAZ
ROMANTiK SiiR
GÜZEL SÖZLER
CEP MESAJLARI
SENi SEViYORUM
BiLiYOR MUYDUNUZ?
FIKRALAR
HiKAYELER
BANA ULASIN

MERYEM

 

Güne güneş doğar geceye ay

Benim yüreğime sen doğdun Meryem

Soğuk oldu üşüdüm sıcak oldu yandım

Ama hiç kimseye senin kadar yanmadım Meryem

Çok şarkılar söyledim şiirler yazdım

Bir senin aşkını kağıtlara yazamadım Meryem

Karadeniz misali coşar yüreğim

Bundan böyle sensin sevdiğim Meryem

Akşam üzeri denizden esiyor meltem

Yakamozlar yalnız seni söylüyor Meryem

Geceleri uyku girmez oldu gözüme

‘Seni seviyorum’ inan bu sözüme Meryem

Saatler hasta , geçmiyor sensiz zaman

Beni yakan bu sevdan ne yaman Meryem

Kağıtlar bitsin kalemde mürekkep kalmasın

Dilerim bu kalp başkasına yanmasın Meryem

Diyorsun bana ‘Gelemezsin,Van uzaktır’

Senin olduğun her yer bana yakındır Meryem

Allah’tan tek dileğim seni bana yazsın

Yanacaksa bu yürek sana yansın Meryem

Benim gönül yarama bir tek merhem

Senden başkası olamaz Meryem

Kalbini kaptırmış sana bu garip Alim

Sen olmazsan ne olur benim halim Meryem

ANLADIM                         

 

Şiirlere seni koymazsam eğer

Bakmadan gözüme gel öldür beni

Yanmıyorsa deli yüreğim aşktan

Karart gözlerini gel öldür beni

 

Sana şiirler yazdığımı

Sakladım gece ayazında yıldızlardan

Söylemedim karanlıklara sevdalandığımı

Yandığımı bilmedi aşk

Yağmur yağdı söndüremedi

Kar yağdı donduramadı içimdeki ateşi

Meltemler eserken dağlardan

Hafif dalgalanırdı saçların

Gözlerinde güneş

Yüzünde ay batardı

Biliyorum ki

Lacivert gecenin ardı yine sabahtı

Sanma bu gözler ağlamadı

 

Ölmedi değil daha önce yüreğimde sevdalar

Yaşadı bu gönül

Sensiz kaç ilkbahar

Sana sözsüz şiirler yazdım yüreğimle

Okuyacaksın bak gözlerime

Öyle bir bak ki

Derman gelsin bu bedene

Uzat ellerini bakayım gözlerine

 

Buraya kar yağdı ben şiir yazdım

Hayallerim dondu ben seni andım

Yüreğim cehennem sevdana kandım

Seni seviyorum evet anladım

BEKLESİN

 

Sensiz kaç ilkbahar eskittim

Kaç kalender sevda bitti habersiz

Dağlar üstüme yürüdü

Fırtına oldu denizler başımda

Vazgeçmedim…

Bir canım var uğrunda

Giderse gitsin

Sakın deme bu sevda bitsin

Alışkınım, yanarım

Gözlerim susar yüreğimle ağlarım

Gelir benim de bir ilkbaharım

Ben sevdamı ne aya, ne ayaza

Ne siyaha, ne beyaza

Ben sevdamı yıldızlara anlattım

Birlim her geceden sonra gelir sabah

Bugün gözlerim yağmurlu, gönlüm ferah

Her şafakta gelir, ayla gidersin

Umudum gözlerimde

Biliyorum geleceksin

Biliyorum sen de seveceksin

Ölene dek bu yürek seni beklesin…

NE DESEM

 

Bilmiyorum neye ah etsem

Neye yazık desem

Sensiz geçen akşamlara mı?

Senli günlere mi?

Selam yolluyorum bazen rüzgarlarla

Bazen o taraflardan gelen

Kuşlara kızıyorum

Bazen sevmiyorum seni

Resmine bakıp ağlıyorum bazen

Papatyaları senin için topluyorum kırlardan

Ansızın fırlatıyorum ama

Ne olursa olsun

Ben seni seviyorum

 

İçimde bir yaramaz çocuk

Bazen kalbi   seninle atar

Bazen sensiz uykulara dalar

Ve gecenin bir yarısı sen diye ağlar

SIKINTI ÇÖKÜNCE

Yine içime bir sıkıntı çöktü

Fırtına ha koptu,ha kopacak

Debreşecek yüreğim

Biliyorum dalgalar boyumu aşacak

İstem dışı çarpacak kalbim

Duyulmayan uğultular saracak bedenimi

Kapalı olacak kaçmaya çalıştıım tüm delikler

Ve en son yağmurlar boşanacak

Sağanak sağanak

 

Yine içime bir sıkıntı çöktü

Bir hasret deryası

Bir dert furyası

Bir keder nidası boğacak sanki beni

Gözlerimin önünden

Annem,babam,kardeşlerim geçecek gülümseyerek

Başak vermilş olacak tarlalar

Dereler gürül gürül.

Eski zamanda bir küçük 'ben' olacaktı

Habersiz bu günlerden

Elbet ağlayacaktı düştüğü zaman

Ve küçüklüğünde de yağmurlar yağacaktı

Sağanak sağanak

 

Yine içime bir sıkıntı çöktü

Ailemden ilk ayrılışım geldi aklıma

Çoktan nemlenmişiti annemin gözleri

'Tamam,ağşamam' diyordu

Sanki beni kandırıyordu

Mektuplar yazardım o zamanlar

Sonu 'kestane kebap,acele cevap'la biten

'Merak etmeyin,iyiyim' derdim(?)

Son sayfaya elimi çizerdim

Her parmağa bir isim yazardım

Ortaya 'sizi seviyorum.'

O günlerde de yağmur olurdu yaşlar gözümde

Sağanak sağanak

YOLCULUK

 

Nereye yolculuk göçmen kuşları?

Hangi güney sahilleri şenlenecek?

Hangi diyarda sürecek vatan hasreti?

Gurbet nerede yaşanacak?

Hatırlayacak mısınız beni de göçmen kuşları

Bir hasret çeken vardı bir yerde diye

Ben şanslı değilim sizin gibi

Barikatlar kurulmuş dağlardan yollarıma

Kavuşmak hayal mi ne sılama

Götürür mü dersiniz selam versem rüzgarlara

Eser mi acaba bizim oralara da

Uçurur mu kurumuş gazelleri

Benim gözyaşlarımı kurutmaya yetmiyor

Anamın gözlerini kurutur mu acaba

İçli içli söylediğim türküleri

Duyurur mu anama, kardeşlerime

Yıldızlı lacivert ayaz gecelerde

Beni de sorarlar mı birbirlerine

Kim bilir belki Yalman’ın başından gitmiştir duman

Belki de hala ağlıyordur bulutlar

Yine erken oluyordur orada sabahlar

Buralara kar yağdı yerde kalmadı

Oralarda beyaz örtü kalktı mı anam

Taşlar betonlar arasında filizlenmiyor çiçekler

Sılada kardelenler soldu mu anam?

NE DESEM
  
Bilmiyorum neye ah etsem
Neye yazık desem
Sensiz geçen akşamlara mı?
Senli günlere mi?
Selam yolluyorum bazen rüzgarlarla
Bazen o taraflardan gelen
Kuşlara kızıyorum
Bazen sevmiyorum seni
Resmine bakıp ağlıyorum bazen
Papatyaları senin için topluyorum kırlardan
Ansızın fırlatıyorum ama
Ne olursa olsun
Ben seni seviyorum

İçimde bir yaramaz çocuk
Bazen kalbi seninle atar
Bazen sensiz uykulara dalar
Ve gecenin bir yarısı sen diye ağlar

UYANIRSA
  
İçimizde bir çocuk
Belki uyanacak şimdi
Yarınlarını isteyecek belki
Ağlayacak mahvolmuşluğuna geleceğinin
Dinmeyecek gözyaşları
Oyuncaklar susturamayacak
Dünyasını kurmaya yetmeyecek besbelli

Çiçekler olmalı her renkten
Güller açmalı kankırmızı
Fakat dünyasında kan olmamalı
Bazen ağlamalı gözleri
Yanlızca mutluluktan

Parıldıyor olmalı gözleri
Sevginin en güzelini keşfetmiş
En güzel hislere yürek açmış olmanın
Sevinciyle,sevgiyle

İçimizde bir çocuk
Belki uyandı şimdi
Hiç düşündükmü nerede yarınları
Uyanmışsa eğer ağlamamalı
Ağlatılmamalı

GÖZLERİMİ GELDİĞİN GÜN SİLECEĞİM

Penceremden bakarken düşündüm yine bunları

Gönlümde yatan gafil duygularda

Seni aradım düngece yine sabaha kadar

Seni sordum

Saçlarından tutup rıhtıma çektiğim

Ve içimi döktüğüm dalgalara

Denizi parça parça kalbinde

Ve delip kara buşutların gözlerinde aradım seni

 

Çiçek çiçek kokmuyor

Kelebeklerin rengi solmuş bu bahar

Yine yüreğim yeraltı zindanı

Ve duvarında belli olan bir senin ismin

Bir kez girmişsin kanıma

Damarlarımda dolaşan sen

Sensiz gecelerde hayalinle konuştum fısılktılarla

Duymasın ay,duymasın yıldızlar

Olur ya kıskanırlar

 

Nemlenen gözlerimden

Yağmur gibi bardaktan boşanırcasına yağacaksın

Islatacaksın

Sana yazdığım hasret mektuplarını

Birgün bakıp da sor bulutlara

Yüzüm, sen gideli

Tebessümle gülebilmiş mi bir kez?

Aynanın karşısına geçip elim kokan saçlarını tararken

Bir kez beni düşün

Mehtaplı gecelerin ve son yediğimiz köftenin

Suyla içtiğimiz son kahvenin hatrına

 

Aklımdan hiç çıkmıyorsun

Hiç unutamadım ki seni

Yürüdüğümüz yollaı arşınlarken

Ayak izlerini aradım ıslak kaldırımlarda

Gölgeni aradım

Yanmayan sokak lambasının altında

Sabaha dek sana türküler yaktım

Seni sayıkladım yine

Yazdığım şiirin her mısrasında

Gece saat birlere güzelliğini anlattım

Herkes susumuşken bu yarı ölümde

Dayadım kollarımı masaya

Başım ellerimin içinde seni düşündüm

Geceden sabaha kadar

 

Sanki köpek havlamaları derdime ortak

Buz kesen soğuk işlemiyor iliklerime nedense

Sen hiç gece yarısı baktın mı pencerenden?

Karanlığı seyrettin mi?

Sokak lambasının altında

Bir derin 'of' çektin mi yalnızlığa...

Bir damla yaş kurudu mu pembe yanaklarında

 

Dün gibi hatırlıyorum

Gitmek istemediğin fakat gittiğin günü

Ve tozlar arasında kaybolan camdaki elini

Bir mendil bırakmıştın kenarı nakışlı

'Sana hatıram olsun.' diye

Elin değdi diye saklıyorum şimdi

Geldiğin gün gözlerimi silmek için...

 

Şimdi bir görsen masamın üzerini

İsmin karalı kelime kelime

Ve sana yazdığım şiir kağıtları destelerce

Yıdız yaptım,çiçek yaptım,kuş koydum kenarlarına

Kalp çizdim şiirlerimin aralarına

Ve şimdi çok iyi anlıyorum

Çöller aşan Mecnun'u,Dağlar delen Kerem'i

Var mı acep bu yaranın merhemi

 

Bazen düşünüyorum aptallık mı ediyorum diye

Bakmak istemiyorum resmine

Maziye gömmek istiyorum seni ölürcesine

Kahretsin!Çıkmıyorsun aklımdan işte

Anladım artık

Sevmek demek çile çekmek

Ve ağlamak, ve yanmak

Seni yaşamak,seni yaşatmak...

 

Ey!Gönlümün kapanmayan yarası

Sana son diyeceğim

Senden kalan son hatıranla

Geldiğin gün gözlerimi sileceğim.

OL

 

Işığım ol

Yıldızsız gecelerimin mum ışığı

Buz kesen sabahlarımın ağaran şafağı

Sensiz lacivert karanlıkların yıldızı ol

Işığım ol

 

Gölgem ol

Ayak tıkırtılarımı dinleyerek yürürken

Geceleri sokak lambasının altında

Sevdan gibi başıma vuran güneşin yangınında

Yalnızlığımı susturduğum yakamozlarda

Gölgem ol

 

Sevdam ol

Can yoldaşım, sevdalım

Sıcak temmuz akşamlarında ayazım

Coşkun deryalarda, tenha diyarlarda sazım ol

Yüreğimi yak, sevdam ol

 

Sevdalım ol

Yağmurlarda ateşimi söndürmeyen

Yokluğunda yüzümü güldürmeyen

İçimde hasret fırtınasını dindirmeyen

Kalbimi yegane hırsızı

Yüreğimden geçmeyen sızı

Uzun tenha gecelerimin yıldızı ol

Sevdalım ol

 

Türkülerim ol

Saçlarına kına yakar gibi

Çöllerin bağrına ırmak akar gibi

Mecnın’un gözünde Leyla bakar gibi

Beste beste sana yakar gibi

Şiirlerim ol

Her lafzında nadığım gözlerine kandığım

Yaşanmamış aşklarım ol

Şiirlerim ol

Türkülerim ol

GÜN

 

Akşama doğru

Son kızıllığında güneşin

Boyadığı zaman çarşaf yüzlü denizi

Karartı görünür uzaktan

Gün batımında demir almış bir kaç yelkenli

Gönül şarabı gibi

Bir buse kondurur berrak suyun üstüne

Ve martıların süzülüşüne

Sanki zulmüne uğramış gün ortasında vaktin

Derin bir oh çeker

Denizden esen serin meltem

Bir hoştur

Son seferini yapan vapurun sireni

Güneşin batışını izlerken

Dağların, tepelerin arasından

Veda vakti geldi

Yarın görüşmek üzere tekrar

Karanlık çöküyor

Kızıllığın kızıl üstüne

Minareler merdiven dayadı göğe

Ay selamını verdi çoktan

Güneşin terk ettiği geceye

Ve yıldızlar başladı son raksına

Gözler mehtapta ayaz sıcak

Yine elinde

Şairin kağıdı ve mürekkepli kalem

Bazen bir ağıt bazen bir sevgili

Eller kelepçeli birbirine

Ayak izleri bırakılır sahile

Hani bazı duygular vardır

Anlatılmaz

Yalnızca gözlerde gelir dile

Ve bu son şiirimde

Yazıldı bir akşam vaktinde

Selam vererek hilale

BİLMİYORUM

 

Bilmiyorum

Nasıl başlasam şiirime

Seni hiç sevmediğimi söyleyerek mi?

Nefret ettiğimi anımsatarak mı?

Severdim, seviyordum seni

Sevgiyi bilmediğini öğrenene kadar

Nefret ederdim nefret etmekten

Ta ki senden nefret edene kadar

 

İstemiyorum

Gözlerini bir daha görmek

Ve geçen günleri hatırlamak

İsmini yazmıştım türkü kokan gecelere

Onları da sildim dün akşam bulutlarla

Adını yazdığım kitap, defter ne varsa

Doldurdum sobaya

Nefretinle ısındım dün gece

Seni sevmeye sevmeye

Adınla ısındım yine dün gece

 

Rüyalarıma girip de seni görmemek için

Uyumuyorum artık

Hatırlamamak için bir an yüzünü

Hayal kurmuyorum

İnan ki eski sevgilim

Seni hiç ama hiç sevmiyorum

Hatta hatırlamıyorum

Bir gün boğulup gideceksin

Dağ kadar nefretlerimin arasında

Gün gelecek hesap vereceksin

Beni yakan vicdanına

 

Bak beraber diktiğimiz çiçekler bile soldu

Sana olan kinimden, nefretimden

Kaçıyorum şimdi

Yalan sevdalı gözlerinden

Kırlangıçlar uçmayacak

Çiçekler açmayacak

Ve pembe günlerimiz olmayacak

Çünkü sen bu dünyayı kurmadan yıktın…

KUM SAATİ

 

Karanlık çökmede şehrin üstüne

Ben yine seni düşünmekteyim bu saatte

Sizin oralardan hafif hafif akşam yeli esiyor

Yine karanlık çöküyor denizin üstüne

Yanmaya başlamış birer birer sahilin ışıkları

Gözümü alıyor yakamoz ışıltıları

Sen varsın yani hayalin gezinir suda

Benim gibi seni düşünüyor su da

Bu mısralar dökülürken dilimden bir bir

Ben hissetmeden sessizce şu kapıdan gir

Sessizliğe bürünmekte hayalinle şehir

Seni söylüyor olmalı çağlayan nehir

Ak, yüreğime gözlerimden nehir gibi

Sarsıyorsun bedenimi tatlı bir zehir gibi

Şarkılarda sen varsın seni çalmada

Çalan her şarkıda yüreğim sen dolmada

Her görüşte sana yeniden aşık oluyorum

Uzun sensiz geceler boyunca gül gibi soluyorum

Tan yeri ağarsın yine aklıma sen geleceksin

Yarın sabaha kadar aklımdan gitmeyeceksin

Bilmezdim daha önce şiir yazmasını

Başka oluyorum başında görünce yazmasını

Zaman kum saati gibi geçmiyor sensiz

Sensiz gecelerim yapayalnız, ıssız ve sessiz

Reva mı bana bunca ızdırap çektirmen?

Sevda ile hasreti birbirine karıp içtirmen

Bir kez duysam ağzından ‘seni seviyorum’

Bin kez söyleyeyim istersen ‘seni seviyorum’

İLK...

İlk yağmur damlası bugün düştü,anne!

Ben geleli

İlk bugün giydim kalın,siyah kazağımı

Seni çok aradım

Sıcaklığını özledim anne bugün

Buralar çamur olmuyor

Damlalar süzülmüyor yapraklardan

Bizim oralar gibi

Aklıma geliyor anne

Her yağmur sonrası biriken gölcükler

Bugün yağmur şiirleri dökülüyor dilimden

Köyümün toprakları kokuyor anne

Şiirlerde sözlerim

Rüyalarda gözlerim seni arıyor anne

Bugün mercimek çorbası yaptım

Bir de pirinç pilavı

Ama seninkinin yerini tutmuyor,anne!

YALMAN
  
Bugün başın açık değil
Mavilerin nerede
Nerede mor sümbüllerin
Neden gözlerinde elem var Yalman Dağı
Tepeden bakarsın
Yüksektir boyun burcun erişilmez
Nerde düşmanım gelse senden geçeme
Yıldızlarla bir başın
Ay olmalı arkadaşın
Ki durağısın bilirim karasevdaların

Bir umut ek yüreğime
Kalbimde filizlensin her sabah
Rüzgarlarla selam getirsin
Uzak,uzak diyarlardan
Gönlüm bir kuş gibi onu ansın
Senin bulutları
Çocuğun yarınları
Mecnun'un Leylasını andığı gibi

Ağlasın istemem gözlerim
Vefa nedir bilmezler için
Ağlatanlar için
Hasreti yüreklere tane tane
Damla damla yaşları göze dizenler için
İstemem gözlerim ağlasın
İstemem yüreğim dağlansın

ADINI SEN KOY             

 

Kalbimin her çırpınışında

Kopardığım tufanlarımsın gecelerde

Yaşlar gelir o yeşil gözlerden

Hüzünlü şarkıların çaldığı gecelerde

Gözlerim yaşarmaz mı sanırsın?

Senin ağladığın gecelerde

Gece olunca gündüzler uyur

Ben ise ne gece uyurum ne gündüz

Her dakika sana olan sevdam büyür

Aklımdan hiç çıkmaz bir çift yeşil göz

En yanık türküleri sana yaktım lacivert gecelerde

Seni aradım hen hazin hecelerde

Dokunur yüreğime sensiz vakitlerin acısı

Yakar kavurur beni sevdanın sancısı

Yaş yakışmaz o gözlere bırak gülsünler

Gözlerim gözlerini gözlesinler

Saatler almış demini geceden

Sana şiirler yazdım geçip binbir heceden

Bir bilsen sevdalıyım o yeşil gözlere

Bilmesen de yaşlarla adını yazdım gecelere

 

 

İLK SENDE SEVDİM

 

Sen ne tılsımlısın  ey Eylül

Sende nemleniyor gözlerim

Hayallerim sende derinleşiyor gitgide

Ya ufkum açılıyor

Ya da umutsuz bir yoldayım

Benzim seninle sararır yapraklar gibi

Seninle solar bahçemin has gülleri

Yüzümü okşar rüzgar

Saçlarım ıslak gözlerimde damlalar

 

Belki sevgilimi,seninle farkettim sevdiğimi

Daha çok ilgiliyim bu günlerde

Şiirlere,türkülere...

Geçmişten gazeller söylüyorum

Sararıp toprakla kucaklaşmış gazellere

Bu demek ki...

Hazan mevsimi dedikleri

 

Bak yine sırılsıklam oldum

Ta kalbime işledi gözyaşları

Sen bir başkasın Eylül;

Gecelerin,gündüzlerin başka

İlk defa sende üştüm aşka...

 

Yıkılsın kumdan kalelerim

Bıarak silinsin ayak izlerim sahillerden

,Şiirlerimi sende döküm mısralara

Sende tattım ilk sevdamı

İlk senin yağmurlarında ıslandım sevdiğimle

Buğulu camlara kalpler çizdim

Ve içine 'Seni seviyorum' yazdım,ilk sende

 

Farketmemişim daha önce

Senin bu kadar güzel olduğunu,Eylül

Burak inadı

Gülsün yüzün biraz

Söylenecek şey çok,ömür az

İlk sende ıslandım

Sevdiğimle,gazellere gazel yakarak

Ve diyorum ki ağlayarak

Gül be Eylül!

 

 

AYRILIK

Geldi,çattı ayrılık vakti

Koskoca yılları devirip

İç çekmeler başlar artık

Geçmiş günleri düşünüp

'Ne güzeldi.' diye başlayan cümleler

Sohbetler, gece saat ikiyi vurana dek

 

Yürekler açılırdı geceye

Geçen günleri yad ile

Sonuna dek açılırdı radyo

Oturulur muydu?

Hele bir de oyun havası çıkmışsa

Perdenin ardından güneş sırıtıyorsa sabah

Güzel geçecek demekti gün

Okula hazırlanmak alelacele

Sonra karşısına geçip aynaları çatlatmak

Ne güzeldi

Birlikte geçen günler

Birşeylerin her paylaşımında

Akla bile gelmezdi

Veda günü,ayrılık vakti

 

Aman Allah'ım!

Ne çabuk tükeniverdi bunca ay,bunca yıl

Ne kada rhızlı bu nehir

'Git' diyor artık bize bu şehir

Veda günü olur bize zehir

 

Birilerine veda edilmeseydi

Doğmazdı bu dostluklar

Belki bu sözü Orhan Veli'den çalıyorum

 'Herşeyi anlatmak mümkün,

Anlatamıyorum.'

 

Hiç sevmesem de bu vada sözcüğünü

Ey Dostlarım! Güzel insanlar

Ey Fatsa!

Şimdi veda ediyorum

elveda diyorum

Elveda!

 

SAVAŞIN ÇOCUKLARI

Yeni aaçılmakta olan çiçeklerdi onlar

Bu çiçekleri açmadan soldurdular

Güneşle uyanmaz orada sabahlar

Göklerden yağmur yerine bomba yağar

 

Anneleri öperek uyutamadı

Bomba sesleri böldü öğle uykularını

Umuttular geleceğe

Kış bitecek bahar gelecektiHiç gülmedi yüzleri

Onlar Filistin'in çocukları

Ağlar savaşın çocukları

 

Oyuncakları silahlar oldu

Gonca güllerdi açamadan soldu

Yapraklarını füzeler yoldu

Yine gözleri doldu

Ağlar Irak'ın çocukları

Onlar savaşın çocukları

 

'Okuyacaksın' demişti annesi Taha'ya

Doktor olacaksın

Yürek yarasını saramasanda

Beden yarasını saracaksın

Annesi dememişti Taha'ya

'Sen de tanklarla vurulacaksın,

Uyanamayacaksın'

Göremezler baharı

Solar Çeçenistan'ın çocukları

Onlar savaşın çocukları

 

Lokma geçmez boğazından

Ne yapsın bahçıvan

Kahrolsun o güllere dokunan

O güller baharda açmayacak

Savaşın çocukları hep ağladı

Yine ağlayacak

Bu site @limaday İNTERNET HİZMETLERİ tarafından yapılmıştır.
ALİM ADAY @ 2005